Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ankara programı kapsamında Eko Avrasya Vakfı tarafından düzenlenen “KKTC‘nin Türk Devletleri Teşkilatı’na Kabulü” konulu toplantıda konuştu.

2023’te çok daha hayırlı gelişmeleri birlikte müşahede etmenin beklentisi içerisinde olduğunun altını çizen Tatar, 2022 yılının çok zor bir yıl olduğuna dikkat çekti.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmayı tarihi olarak niteleyen Tatar, “Erdoğan, Türkler üzerinde uygulanmakta olan ambargo izolasyon ve her türlü engellemenin zulümun artık geride bırakılması gerektiğini ve Kuzey Kıbrıs’ın tanınması gerektiği noktasında uluslararası topluma tarihi bir konuşma yaparak çağrıda bulunmuştur. Bizim sesimiz olmuştur
bizim nefesimiz olmuştur” dedi.

Semerkand kentinde düzenlenen Türk Devletler Teşkilatı toplantısında KKTC’nin gözlemci üyeliğinin oybirliği ile kabul edilmesinin, kendileri için bir dönüm noktası olduğuna vurgu yapan Tatar, “Biz ilk kez anayasal adımız olan bize yeni kanallar yeni kapılar açarak ve kurum ve kuruluşlarımız için çeşitli farklı ilişkiler geliştirebilecektir. Bu da Kuzey Kıbrısı güçlendirecektir. KKTC‘nin davası Doğu Akdeniz’de bir Türklük mücadelesidir” ifadelerini kullandı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın KKTC’nin sesi olduğunun altını çizen Tatar, ambargo ve izolasyon nedeniyle her yerde konuşamadıklarını, bu bağlamda tecrit, engelleme ve baskının olduğunu, KKTC‘nin ortadan kaldırılması ve tarihten silinmesi, Türkiye ile kadim ve kutsal bağların koparılması ve Türkiye’nin Doğu Akdeniz’den dışlanması gibi girişimlerin başarılı olmaması için Türkiye’nin desteğine ihtiyaçlarının olduğunu
söyledi.

Tatar, cumhurbaşkanlığı döneminde son 2 yılda yapılan girişimlerin KKTC‘nin siyasi zeminini güçlendirdiğine dikkati çekerek, iki devletli çözümü, kuzeyde ve güneyde farklı devletlerin egemen olmasını savunduklarını kaydetti.

Tatar, Türkiye’nin garantörlüğünün devam etmesi ve Türk askerinin caydırıcı bir güç olarak Ada’da kalması gerektiğini de vurguladı.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile müzakereye tekrar dönülmesi için egemenlik ve eşitlik temelinde KKTC‘nin eşit uluslararası statüsünü kabul eden bir anlayışın olması gerektiğini kaydeden Tatar, baskı ve tehditlerden dolayı siyasi kapsamda uluslararası tanınmanın biraz geciktiğini ifade etti.

Tatar, GKRY’nin AB üyeliğinin KKTC‘ye ve garantör olarak Türkiye’ye sorulmadığına işaret ederek, GKRY’ye göre bütün Ada’nın hükümdarının onlar olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı, GKRY’nin AB’ye girmesi ve Yunanistan ile taraf olmalarına dair bu olayın Kıbrıs’ta yeni bir siyasetinin tetikleyicisi olduğunu söyledi.

Türkiye’nin desteğiyle KKTC‘nin İslam İşbirliği Teşkilatı, Türk Devletleri Teşkilatı, Pakistan ve milli dost ülkelerle ilişkileri geliştirdiğini belirten Tatar, siyasi zeminini güçlendirmeyi, kendi halkına gelecek kurgulamayı, Türkiye ile ekonomi başta olmak üzere her alanda bağlantıları güçlendirmeyi hedeflediklerini ifade etti. Tatar turizm, yüksek öğrenim ve Türkiye’den aktarılan su projesiyle tarımsal faaliyetler gibi yeni ekonomik alanlara da yoğunlaştıklarını kaydetti.

KKTC‘nin Türk dünyasının kopmaz bir parçası olduğuna vurgu yapan Tatar, sarsılmaz bağların daha da güçlenmesi için milli şuurun her alanda sağlanması gerektiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, temaslarına Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birlikleri Merkez Birliği’ne çalışma ziyareti yaparak ve toplantıya katılarak devam edecek.

Cumhurbaşkanı daha sonra, Başkent Üniversitesi Kıbrıs Türk tarihi Araştırmaları Merkezi tarafından düzenlenen “Kanlı Noel” konulu panele katılacak. Sonrasında Ankara Ticaret Odası’nın meclis toplantısına katılacak.