Cumhurbaşkanı Tatar: KKTC’nin 39’uncu yaşını kutluyoruz…İlelebet de kutlayacağız
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 39’uncu kuruluş yıl dönümü kutlamaları, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın BRT’den yaptığı açılış konuşması ve 21 pare top atışıyla resmen başladı.
Tatar konuşmasında 15 Kasım’ın kan ve can pahasına kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 39’uncu yıldönümü olduğunu ifade ederek, bugünün, Kıbrıs Türkü’nün özgürlük, bağımsızlık ve egemenlik mücadelesinin cumhuriyet ile taçlandığı gün olduğunu anımsattı...
Tatar, Kıbrıs Türkü’nün bugün kendi vatanında, kendi bayrağının gölgesi altında özgür, bağımsız ve egemen olarak yaşamasını, halkın destansı direnişine, şehitlere ve her zaman Kıbrıs Türk halkının yanında olan Anavatan Türkiye’nin yardım ve desteğine borçlu olunduğunu vurgulayarak, bunları unutmanın asla mümkün olmadığını belirtti.
KKTC’nin, halkın onuru ve vatanı olan bu topraklardaki yaşam teminatı olduğunu da kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, “KKTC bize, şehitlerimizin emanetidir. Bu emaneti ayaklar altında çiğnetmemek en büyük görevimizdir” dedi.
1963 ve sonrasında Kıbrıs Türklerinin yaşadığı sıkıntıları anlatan Tatar, O karanlık günlerde yine Rum’a boyun eğmedik, teslim olmadık. TMT öncülüğündeki direniş ve Anavatan Türkiye’nin yardımlarıyla ayakta durduk” dedi...
Tatar, halkın, Rumlar tarafından devlet yönetiminden dışlandığını, kurucu ortağı olduğu Kıbrıs Cumhuriyeti’nin de silah zoruyla bir Rum devletine dönüştürüldüğünü ifade ederek, şöyle devam etti;
“Halkımızın yönetsel açıdan da yok edilmek istenmesine karşı da halkımızın yönetsel ihtiyaçlarını karşılamak üzere, 1964 yılının ocak ayında Genel Komite oluşturuldu. Bu yönetsel oluşum da devlet olma yolunda attığımız ilk adımdır. Bunun temelinde Kıbrıs’ta iki ayrı halk olduğu gerçeğine dayanmaktadır. O günden bu yana da Kıbrıs’ta iki ayrı devlet vardır”.
Tatar, Kıbrıs Türkü’nün Devlet olma yolunda her zaman büyük bir inanç ve kararlılıkla ilerlediğini belirterek, ilk adım olarak Geçici Kıbrıs Türk Yönetimi ve Türk Yönetimi; 20 Temmuz 1974 Barış Harekâtı sonrasında ise Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi’nin oluşturulduğunu, 1975 yılında da Kıbrıs Türk Federe Devleti kurulduğunu söyledi...
Tatar, “Halkın özgür iradesi ve istenci ile 15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ilan edildi ve işte bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 39’uncu yıldönümünü büyük bir coşku, heyecan ve gururla kutluyoruz. İlelebet de kutlamaya devam edeceğiz” dedi.
Kıbrıs konusuna çözüm bulabilmek amacıyla 1968 yılında başlayan ve uzun yıllar devam eden müzakere süreçlerinin, Rum tarafının olumsuz ve dayatmacı tutumu nedeniyle başarısızlıkla sonuçlandığını kaydeden Tatar, “Rum tarafı federal temele dayalı bir antlaşmada ısrar ederken, özellikle Annan Planı referandumunda ve Crans Montana’da yaşananlar, federal temele dayalı bir antlaşmanın mümkün olmadığını bir kez daha gözler önüne serdi” dedi...
Tatar, Kıbrıs’ın gerçeklerini ve geçmişte müzakere süreçlerinde yaşananları dikkate alarak ülkede 2020 yılında gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde egemen eşit iki ayrı devletin varlığına dayalı çözüm önerisini gündeme getirdiğini, halkın da kendisini Cumhurbaşkanı seçerek bu çözüm önerisine büyük destek verdiğini anımsattı.
Tatar, Kıbrıs’ın ve bölgenin yararına olacak bu çözüm şeklinin Anavatan Türkiye tarafından da desteklendiğini ve kendisinin bu çözüm önerisini ilk kez Cenevre’de müzakere masasına koyduğunu dile getirerek, “Daha sonra Brüksel ve New York’ta yapılan görüşmelerde bu çözüm önerimizden geri adım atmayacağımızı ve resmi müzakerelerin başlayabilmesi için devletimizin, egemenliğimizin ve uluslararası statümüzün kabul edilmesi gerektiğini yine belirttim” dedi.
Türk tarafı olarak adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir antlaşmadan yana olunduğunu, bunun da yolunun, federal temele dayalı bir antlaşmadan değil, egemen eşit iki devletin varlığına dayalı çözüm önerisinden geçmekte olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı, sözlerine şöyle devam etti;
“Bu çözüm önerimiz her geçen günle daha da büyük bir yankı yaratırken, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, BM’nin 77’nci Genel Kurulu’nda yaptığı tarihi konuşmada dünya ülkelerine ‘KKTC’yi tanıyın’ çağrısıyla da yeni bir dönem başlamıştır. Türkiye Cumhuriyeti Milli Güvenlik Kurulu kararında da aynı çağrının tekrarlanması ve TBMM Başkanı Sayın Mustafa Şentop’un da bu çağrıda bulunmasıyla Kıbrıs konusunda başlayan yeni dönem, perçinlenmiş oldu”.
Tatar, KKTC’yi 9 Kasım’da ziyaret eden Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın egemen eşit iki ayrı devlete dayalı çözüm önerisinden vazgeçilemeyeceğini ve tanınma yolundaki faaliyetlerin devam edeceğini belirtmesinin Kıbrıs Türkü’nün gücüne güç kattığına işaret etti.
Tatar, Özbekistan’ın Semerkant kentinde düzenlenen 9’uncu Türk Devletleri Teşkilatı Liderler Zirvesi’nde KKTC’nin oy birliğiyle gözlemci üye olarak kabul edilmesinin, çıkılan yeni yolda büyük bir adım ve büyük bir başarı olduğunu da belirtti.
Tatar, Devletin, uluslararası bir örgütte ilk kez Anayasal adıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak bu statüyü kazandığını, tarih sayfalarına geçecek milat niteliğindeki bu olayın Kıbrıs Türkü için bir gurur vesilesi olduğunu vurguladı...
Ekonomi, turizm, tarım, sanayi, yükseköğrenim ve diğer sektörlerin Anavatan Türkiye’nin desteğiyle ayağa kalktığını, yeni projeler ve yatırımlarla daha da ileri gidileceğini vurgulayan Tatar, Kapalı Maraş açılımının da ülke ekonomisi ile turizmine büyük katkı sağladığını söyledi.
Tatar, “Önümüzde daha da aydınlık yarınlar vardır. KKTC, Doğu Akdeniz’de parlayan bir yıldız olacaktır. Bundan kuşkum yoktur. Yeter ki birlik ve beraberliğimizi koruyalım, birbirimize güvenelim ve Anavatan Türkiye’ye daha sıkı sarılalım. Türk tarafı olarak diyalog yolunu açık tutmak için Rum tarafına samimi ve olumlu çağrılarımız devam ederken, Rum tarafı silahlanma faaliyetlerini daha da yoğunlaştırmakta veDoğu Akdeniz’de gerginliği tırmandırmaktadır” dedi.
Bölgede hidrokarbon ve enerji kaynakları üzerindeki büyük mücadelenin sürmekte olduğuna da işaret eden Tatar, “Rum tarafı tek başına enerji kaynaklarına sahip çıkmaya çalışıyor. Bunlara karşı da seyirci kalacak değiliz. Anavatan Türkiye ile birlikte her türlü önlemi alıp gereğini yapmakta kararlıyız” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, konuşmasını şu sözlerle tamamladı;
“KKTC’nin 39’uncu yıldönümünü kutlanırken, dünyaya bir kez daha sesleniyorum; ‘Devletimizden, egemenliğimizden, Anavatan Türkiye'nin garantörlüğü ile Türk askerinden vazgeçmeyeceğiz.1974 öncesinin karanlık günlerine dönmeyeceğiz, Rum’un azınlığı olmayacağız. KKTC’yi daha da yüceltip Anavatan Türkiye ile birlikte yolumuza devam edeceğiz.
Cumhuriyet bayramınızı bir kere daha kutlarken, hepinizi en içten duygularımla sevgi ve saygıyla selamlarım. Yeni dönemde, yeni yolda hep birlikte ilerlemeye devam edeceğiz. Dünden daha güçlüyüz, yarınlarda daha da güçlü olacağız. Dağ başını duman almış, yürüyelim arkadaşlar.”